Mimar Sinan ve Rönesans
Osmanlıların politik ve toplumsal yaklaşımları ve kültürleri, diğer İslam ülkeleıininkinden oldukça farklı idi. Türk tarihinin en belirleyici olgularından biri Tiirklerin ısrarla batıya doğru hareketi ve bu hareket sırasında İslam olmayan, hıistiyan vc batılı etkilerini doğal olarak kimliklerinde benimsemiş olmalarıydı. Bizans ile yakın ilişkiler içinde olan Selçuklu ve Osmanlı devletleri, onlardan kendi yönelimlerine kanun ve idare kavramları ve uygulamaları aktarmışlardı. Osmanlı devletini gençliklerinde İslamiyete devşirilmiş vezirler yönetmekteydi. Batılılaşma yolunda ilk adımın iyi Yunanca konuşan ve sarayına hristiyan sanatçıları davet eden Fatih ile atıldığı söylenebilir.
Sanatta, OsmanlIların diğer İslam ülkelerinden farkını en fazla mimaride görebiliriz. Osmanlı saray müziği Bizans müziğinden çok etkilenmiş olduğu halde, OsmanlI’nın doğaçlamacı niteliğinden ötürü bu etkileri ayrıntılı olarak izlemenin olasılığı azdır. 16. Yüzyılda, Sultan Süleyman’ın Avrupa’daki fetihleri, kökleri eskilere uzanan bir imparatorluğun kurucusu olduğu bilinci ve Avrupayı egemenliği altına alma emelleri, Osmanlı tavırlarında Rönesans ile bazı paralelliklerin doğmasında etken olabilirdi. Ancak Sultan Süleyman gerçek bir Rönesans hükümdarı olamayacak kadar